“21 Mart Dünya Şiir Günü” PEN Türkiye Yazarlar Derneği tarafından her yıl bir şaire 21 Mart Dünya Şiir Günü’nde PEN Şiir Ödülü verilir. Ve ödülü alan şair, o yılın 21 Mart Dünya Şiir Günü Bildirisi’ni de hazırlar. PEN Türkiye Yazarlar Derneği, 2020 yılının Şiir Ödülü’nü Ahmet Telli’ye armağan etti.
Sevgili Anneciğim, Sevgili Babacığım, Bütün duygu ve düşüncelerimi dile getirebilseydim, size şunları söylemek isterdim: Sürekli bir büyüme ve değişme içindeyim. Sizin çocuğunuz olsam da, sizden ayrı bir kişilik geliştiriyorum. Beni tanımaya ve anlamaya çalışın. Deneme ile öğrenirim. Bana ayak uydurmakta güçlük çekebilirsiniz.
Unuttum! Dünya bi gölgelikti oysa, Yolcu olduğumu unuttum. Yolumun buradan geçtiğini ve sadece yolcu olduğumu unuttum. Yapmam gerekenler vardı. Burası imtihandı, seyr-ü sefaya dalıp ahiretimi unuttum. Rabbime verdiğim sözüm vardı. Dünya kelamı konuşmaktan o sözümü unuttum. Ne de çok unuttuk. Ne çabuk da unuttuk. Rabbim bizi unuttmasın.
SEVGİ Rahip mezarlıktaki işini bitirmek üzereydi . O anda elli yıllık karısını kaybeden 78 yaşındaki adam : ” Onu ne kadar çok sevdim .” diyerek çığlık çığlığa ağlamaya başlamıştı . Yaşlı adamın yaşlı sesi törenin asil sessizliğini bozmuştu . Mezar başındaki diğer aile bireyleri ve dostlar şok olmuslardı ,
1. Size iyi gelmeyen insanlarla takılmak Sizi zehirleyen, mutsuz eden, sürekli eleştiren, kınayan, yoran insanlardan kurtulun. Hayatınızda sizi mutlu eden insanlara daha çok yer açın.
John L. Gaunt tarafından çekilen ve Los Angeles Times tarafından Denizde Trajedi olarak isimlendirilen fotoğrafta genç bir çift küçük oğullarını sadece birkaç dakika önce öfkeli deniz dalgalarına teslim etmişti. Bu fotoğraf, 1955 yılı Pulitzer Fotoğrafçılık Ödülü’nü John L.Gaunt’a kazandırdı.
HATAYA FARKLI BİR BAKIŞ AÇISI Amerika’da bir adam lotodan bir milyon dolar kazanıyor, arabasına giderken bir bayan kızının çok ağır, ölümcül bir hastalığa yakalandığını ve beş yüz bin dolar bulamazsa yarın kızının öleceğini söylüyor.
YOLUMUZDAKİ ENGELLER Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmuş, kendisi de pencereye oturmuştu. Bakalım neler olacaktı? Ülkenin en zengin tüccarları, en güçlü kervancıları, saray görevlileri birer birer geldiler, sabahtan öğlene kadar.
TAHTA PERDEDEKİ ÇİVİ Kötü karakterli bir genç varmış. Bir gün babası ona çivilerle dolu bir torba vermiş. ” arkadaşların ile tartışıp kavga ettiğin zaman her sefer bu tahta perdeye bir çivi çak” demiş.
ACI BİR ÖYKÜ Askerliğini bitirmiş olan genç askerliğini yaptığı şehirden ailesini aradı: -Anne baba, eve dönüyorum, ama sizden bir şey rica ediyorum. Yanımda bir arkadaşımı da getirmek istiyorum. -Memnuniyetle, onunla tanışmak isteriz, diye cevapladılar.Oğulları, -Bilmeniz gereken bir şey var diye devam etti.