22 Kasım 2019 Cuma

12.Kasım.2019 - Günün Yazısı - Sensizliğe Hükümlü Bir Bahar...


Sensizliğe Hükümlü Bir Bahar...

Yine sensizliğe hükümlü bir bahar ve onun gecelerinde elimdeki kadehime bin bir umudu yükleyip yudum yudum içiyorum seni... İçkiden değil ama sana olan özlemimden sarhoşum ya da kaybediyorum artık kendimi, yok oluyorum bu özlemde artık... Başımın dönmesine de aldırmıyorum ama kalbimdeki bu sızı öldürecek beni... Sanki yüreğimim yerinde kocaman bir taş var ve ben artık onu taşımaktan yoruldum belki de... 


Aslında bırakıp gidişine değil sitemim, beni bu baharda sensiz günlere mahkum etmene... Öyle bir vurgun yedi ki yüreğim, öyle bir yara açıldı ki kalbimde, geçse de zaman, sanmam ki geçsin bu yara... Olsun belki de yaşar giderim bu yarayla ama tek ilacının sen olduğunu bildikten sonra, sensiz olmak daha da acıtacak yüreğimi... Kaybedilmiş günlerin güncesini tutmaktan, sensiz ve seni bekleyerek tüketilen günlerin hesabını yapmaktan bıkmışken, şimdi bir de kaybedilen mevsimler başladı... 

Ben bu baharın sevdamıza tanık olmasını isterdim... Bu kentte, bu kentin sokaklarında baharı birlikte karşılamak isterdim seninle... Pencereyi açıp, buram buram çiçek kokusunu çekmek ciğerlerime, her bir güneş ışığının tenimin gözeneklerinden girip içime akışını hissetmek isterdim... 

Ilık bir bahar yelinde uçurtma uçuran çocuğun sevincini yaşamayalı o kadar çok oldu ki... O çocuğun sevinci değil miydi seni bana çeken? O coşku değil miydi yüreğimi aşka açmamı sağlayan? Sen gittin o çocuk da gitti içimden... Yine de adın eksilmiyor dilimden... Adını ezberletmediğim tek bir sokak kalmadı bu kentte... Nereye gitsem seni de götürüyorum, seninle uzanıyorum yatağıma, seninle kalkıp seninle oturuyorum, seninle seyrediyorum kayalıklara çarpan dalgaları, seninle dinliyorum hüzünlü melodileri, seninle okuyorum aşk kokan dizeleri... Varsın ve hep var olacaksın bende... 

Belki de gelmelisin artık, gelmelisin ki gitmeli bende başkalarından kalan ne varsa... İçimdeki yangını söndürmek için gelmelisin, günün çekildiği bir saatte, karanlığın aydınlığa büründüğü, hüznün sevince dönüştüğü, siyahın beyaza tutulduğu bir saatte gelmelisin... Gelirken o uçarı sevdanı da getirmelisin... Ancak o saatte bitecek bu işkence, sensizlik günceleri toprağın altına gömülecek bir daha çıkmamak üzere... 

Sana olan sevdam asla bitmeyecek, çünkü tükenmeyen bu aşkın deli gönüllüsüyüm ben... Yaktım gemilerimi artık geri dönüşüm de yok... Ben bu yolda yürüyorum, Geleceğin güne kadar yalnız, geldikten sonra birlikte... Beni yalnız bırakmayacağını biliyorum... Ama gecikme... Bir kayıp bahara daha dayanabileceğimi sanmıyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder